2029 yılında, gökyüzü meraklıları ve bilim insanları için 7.500 yılda bir yaşanacak tarihi bir an gerçekleşecek. “99942 Apophis” adı verilen Eyfel Kulesi büyüklüğündeki dev bir asteroid, Dünya’nın yaklaşık 30.000 kilometre yakınından geçecek. Bu mesafe, bazı haberleşme uydularından bile daha yakın olduğu için, bu boyuttaki bir gök cismi tarihte ilk kez çıplak gözle izlenebilecek.
Bu olağanüstü gök olayı, Avrupa, Afrika ve Asya’nın bazı bölgelerinden net bir şekilde görülebilecek. Gökbilimciler, havanın açık olması durumunda, gökyüzünde birkaç dakika boyunca hızla hareket eden parlak bir yıldız gibi bir cismin izlenebileceğini belirtiyor. Bu, milyonlarca insan için unutulmaz bir deneyim vaat ediyor.
Bu yakın geçiş, bilim dünyası için altın değerinde bir fırsat. NASA ve Avrupa Uzay Ajansı (ESA), bu olayı yakından incelemek için özel görevler hazırladı. Bilim insanlarının temel amacı, Dünya’nın kütleçekim kuvvetinin, asteroidin dönüş hızı, yörüngesi ve hatta iç yapısı üzerindeki etkilerini gözlemlemek.
NASA’nın OSIRIS-APEX Görevi: Daha önce Bennu asteroidinden örnek getiren OSIRIS-REx uzay aracı, yeni adıyla OSIRIS-APEX olarak Apophis’e yönelecek. Yüzeyini haritalayacak, gelgit kuvvetlerinin neden olabileceği sismik aktiviteleri ölçecek ve asteroidin yapısı hakkında detaylı veri toplayacak.
ESA’nın RAMSES Görevi: Avrupa Uzay Ajansı da, Apophis’in yanından geçerek iç titreşimlerini izleyecek ve jeolojik yapısı hakkında bilgi toplayacak bir görev üzerinde çalışıyor.
Apophis, 2004 yılında keşfedildiğinde bilim dünyasında büyük bir endişe yaratmıştı. İlk hesaplamalar, asteroidin 2029’da Dünya’ya çarpma olasılığının %2,7 gibi endişe verici derecede yüksek olduğunu gösteriyordu. Bu oran, onu o dönem için Torino Çarpma Tehlikesi Ölçeği’nde 4. seviyeye yerleştirmişti ki bu, şimdiye kadar bir asteroide verilen en yüksek tehlike derecesiydi.
Ancak yıllar içinde yapılan daha hassas gözlemler ve yörünge hesaplamaları sayesinde gökbilimciler, Apophis’in önümüzdeki en az 100 yıl boyunca Dünya için herhangi bir çarpma riski oluşturmadığını kesin olarak belirledi.
Sonuç olarak, 2029’daki bu yakın geçiş, bir zamanlar insanlığı endişelendiren bir gök cisminin, şimdi hem halk için unutulmaz bir gökyüzü gösterisi hem de bilim dünyası için eşi benzeri görülmemiş bir araştırma fırsatı sunacağı tarihi bir olay olacak.
