Bir zamanların otomotiv devi Nissan, satışlardaki tarihi düşüş ve neredeyse sıfıra inen kâr marjıyla tarihinin en derin krizlerinden birini yaşıyor. Hayatta kalmak için 5 milyar avroluk radikal bir tasarruf planı başlatan şirket, 20 bin kişiyi işten çıkarıp 7 fabrikayı kapatmanın yanı sıra, arabaların en ince detaylarına kadar uzanan binlerce maliyet kesintisiyle “şok terapisi” uygulamaya hazırlanıyor.
Nissan için tehlike çanları uzun süredir çalıyor. 2017’de 5.8 milyon adet olan yıllık satışlar, 2024’te 3.35 milyona kadar geriledi. Bu dramatik düşüş, şirketin finansal sonuçlarına da yansıdı. Faaliyet kârı, sadece %0,6’lık bir kâr marjına denk gelen endişe verici bir seviyeye düştü. Kısacası, Nissan artık kâr üretemez hale geldi.
Bu durum, yönetimi 5 milyar avroluk dev bir tasarruf paketini devreye sokmaya zorladı. Planın en sarsıcı kısmı, 20.000 çalışanın işten çıkarılması, yedi fabrikanın kapatılması ve üretim kapasitesinin 2.5 milyon araca düşürülmesi gibi adımları içeriyor.
Ancak krizin derinliği, kesintilerin sadece fabrikalarla sınırlı kalmamasına neden oluyor. Maliyet Azaltma Başkanı Tatsuzo Tomita liderliğindeki bir ekip, doğrudan otomobillerin kendisinden 2.5 milyar avro tasarruf etmek için 4.000’den fazla fikir üretti ve bunlardan 1.600’ünü uygulamaya koydu. Bu kesintiler, sürücülerin ilk bakışta fark etmeyeceği ancak maliyeti düşüren şaşırtıcı detayları içeriyor:
Daha Az Çeşit: Koltuk başlığı ve halı çeşitliliği azaltılarak depolama ve lojistik maliyetleri düşürülecek.
Daha Ucuz Boya: Camlarda zaten UV filtresi olduğu için, döşemelerde güneşe daha az dayanıklı (ve daha ucuz) tekstil boyaları kullanılacak.
Daha Düşük Özellikli Işıklar: Nissan’ın kendi iç standartları yasal zorunluluklardan daha katı olduğu için, artık daha düşük özellikli ama yasalara uygun aydınlatma elemanları tercih edilecek.
Tomita, bu adımların sadece bir başlangıç olduğunu ve hedefin 2027’ye kadar 2.5 milyar avroya ulaşmak olduğunu belirtiyor. Bu süreç, özellikle küçük tedarikçiler için oldukça sancılı olacak. Kullanılan parça çeşitliliğinin %70’e varan oranlarda azaltılması, geleneksel tedarikçileri zor durumda bırakırken, Çin’den daha ucuz üreticilere kapı açacak. Şirket, Çin’in maliyet azaltma sistemini kendisine model olarak alıyor.
Tomita, amaçlarının “ucuz araba üretmek” olmadığını, aksine geçmişteki aşırı karmaşık ve maliyetli üretim anlayışından kurtulmak olduğunu vurguluyor. Yıllarca her pazar segmentine hitap etmeye çalışan Nissan, astronomik maliyetlere ve yavaş karar alma süreçlerine yol açan bir parça ve özellik karmaşası yaratmıştı. Şimdi ise geleneksel Japon “obeya” yaklaşımıyla (farklı bölümlerden uzmanları bir araya getirme) daha hızlı ve verimli kararlar alarak bu kültürü değiştirmeyi hedefliyorlar. Tüketicilerin ise gelecekte daha sade ve mütevazı bir Nissan ürün yelpazesiyle karşılaşması bekleniyor.