Hipertansiyon, damar içindeki basıncın normalin üzerine çıkmasıdır.
Bu basınç, damar duvarlarını yıpratır, sertleştirir ve iç yüzeyde plak oluşumunu kolaylaştırır.
Bu süreç, başta kalp olmak üzere böbrek, beyin ve gözleri de etkiler. Kontrolsüz tansiyon kalp kasını büyütür, böbrekleri iflas ettirir, beyin damarlarını çatlatır, göz sinirlerini körleştirir.
(American Heart Association, 2024)
Hipertansiyon çoğu zaman baş ağrısı bile yapmaz. Bu yüzden “sessiz katil” denir.
Bir kişi kendini iyi hissediyor olabilir ama organları içeriden yavaş yavaş tükeniyor olabilir.
Kalp kası kalınlaşır, damar çapı daralır, böbrek filtreleri hasar görür. Felç geçirenlerin % 80’inde tansiyon yüksekliği saptanır.
(Cleveland Clinic, Hypertension Overview 2023)
50 yaşından sonra tansiyon ölçmek, diş fırçalamak kadar rutine girmelidir. Haftada 2 gün sabah-akşam ideal sayılır. Risk grubundaysanız (obezite, diyabet, sigara, genetik yatkınlık) her gün takip önerilir.
Doğru ölçüm için:
– Oturduktan sonra 5 dakika bekleyin.
– Manşon kalp hizasında, çıplak kola takılmalı.
– Konuşmadan, bacak bacak üstüne atmadan ölçün.
(Sağlık Bakanlığı Kronik Hastalık İzlem Raporu, 2024)
1 – Tuzu azalt: Günde 1 çay kaşığını geçme
2 – Kilo ver: Her 5 kilo, 4 mmHg düşüş sağlar
3 – Yürü: Haftada 5 gün, 30 dakika tempolu
4 – Sigara yok, alkol sınırda
5 – Stresi yönet: Nefes egzersizi, müzik, doğa
Bu 5 adım, ilaç tedavisine gerek bırakmayabilir. Ama gerektiğinde ilaçtan da kaçmamak gerekir.
(American Heart Association, 2024)
– Tansiyonunuzu sabah aç karnına ve akşam yemekten 2 saat sonra ölçün.
– Bir haftalık ölçümlerin ortalaması, en güvenilir değeri verir.
– Tansiyon aletinizin pille değil, adaptörle çalışan medikal model olmasına dikkat edin.
Türkiye’de her 3 erişkinden 1’i hipertansiyon hastası ama yarısı tanı almamış durumda. Tanı alanların da yarısından fazlası ilacını düzensiz kullanıyor. “Tansiyonum bugün iyiydi” deyip ilaç atlayanlar, felci ya da krizi fark ettiğinde iş işten geçmiş oluyor.
Felç geçirenlerin çoğu tansiyon hastasıydı ama düzenli ölçüm yapmıyordu.
(TÜİK, Kronik Hastalık Verileri 2024)
En yaygın korkulardan biri “İlaca başladım, bir daha bırakamam.”
Ancak bu korku boşuna. İyi yönetilen tansiyon, felci ve krizi önler. Yaşam tarzını değiştirirseniz ilaç dozu düşebilir, belki de bırakılabilir. Ama bu kararı yalnızca doktor verir.
“Bugün iyiyim” diyerek ilacı atlamak, tüm emekleri boşa çıkarır. (Cleveland Clinic, 2023)
Uyku sırasında tansiyonun düşmesi beklenir. Bu, kalbin ve damar sisteminin dinlenme fırsatıdır.
Ancak bazı kişilerde gece boyunca tansiyon yüksek seyreder; buna “non-dipper” hipertansiyon denir.
Bu durum, sabaha karşı kalp krizi ve inme riskini 2–3 kat artırır.
Gece yüksek tansiyon, özellikle horlama, uyku apnesi, gece sık tuvalete kalkma ve sabah baş ağrısıyla uyanma gibi belirtilerle kendini belli edebilir. Bu tür hastalara 24 saatlik tansiyon ölçümü (holter) önerilir.
(European Society of Hypertension Guidelines, 2023) Geceleri dinlenmeyen damar sistemi, gün içinde daha çabuk yorulur.
Kalbin gece bile “çalışmaya zorlandığı” bir vücut, sabah saatlerinde sessizce tükenmeye başlar.
– HDL, LDL, trigliserit! Hangisi dost, hangisi düşman?
– “Yumurta yasak!” günleri geride mi kaldı?
– Kolesterol düşürücü ilaçlar: Ne zaman şart?
– Doğru beslenmeyle değerler nasıl değişir?