1963 Tayvan doğumlu Jensen Huang, ailesiyle birlikte küçük yaşta ABD’ye göç etti. Oregon State Üniversitesi’nde elektrik mühendisliği, Stanford Üniversitesi’nde ise yüksek lisans eğitimi aldı. Akademik başarısı kuşkusuz önemliydi, ancak onu gerçekten öne çıkaran, azmi ve kararlılığıydı.
Gençliğinde geçimini sağlamak için bulaşıkçılık yapan Huang, bu dönemi kişisel gelişim için bir fırsat olarak gördü. Disiplinli yatılı okul hayatı ve mütevazı iş deneyimleri, karakterinin oluşmasında önemli rol oynadı.
1993’te bilgisayar grafiklerinin geleceğini gören Huang, iki ortağıyla birlikte Nvidia’yı kurdu. Bankadaki 40 bin dolarlık birikimlerini riske atarak başladıkları bu yolculuk, teknoloji tarihinin dönüm noktalarından biri oldu. Nvidia, grafik işlem birimleri (GPU) alanındaki liderliğiyle, özellikle oyun ve görselleştirme sektörlerinde devrim yarattı.
Ancak asıl büyük sıçrama, Huang’ın yapay zeka vizyonuyla gerçekleşti. Şirket, sadece oyun donanımlarıyla kalmayıp; otomotiv, sağlık, savunma ve eğitim gibi çeşitli alanlara çözümler sunarak çok yönlü bir teknoloji devi haline geldi.
Harvard Business Review, 2019 yılında Jensen Huang’ı “Dünyanın En Başarılı CEO’ları” listesinin başına koydu. 2025 Şubat ayı itibarıyla kişisel serveti 110 milyar doları aşarken, Nvidia’nın piyasa değeri Apple ve Microsoft’u geride bırakarak dünya liderliğine yükseldi.
Karizması, sahne performansı ve her sunumda giydiği deri ceketiyle Huang, bir teknoloji ikonu haline geldi. Samimi, mütevazı ve çalışan odaklı liderlik tarzıyla, sadece bir CEO değil, aynı zamanda genç girişimciler için de güçlü bir rol model oldu.