Avrupa Parlamentosu, Türkiye’den yapılan Schengen vize başvurularının reddine ilişkin açıklamada bulundu. Avrupa Komisyonu’nun yıllık ülke raporuna dayanan Türkiye Raporu’nda bu konu detaylı bir şekilde ele alındı. Raporda, Türk vatandaşlarının Schengen vize başvurularında karşılaştığı zorluklardan duyulan endişe dile getirildi. Bu zorlukların, başvuru sayısındaki artış ve sistemin kötüye kullanımı endişelerinden kaynaklandığı belirtildi.
Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor tarafından hazırlanan rapor, 6 Mayıs’ta Strasbourg’da görüşülecek ve 7 Mayıs’ta oylanarak son şeklini alacak. Raporda, vize erişimini kolaylaştırma konusunda siyasi bir irade olduğu vurgulanıyor. Kalan teknik ve idari engellerin kaldırılması için hem AB ülkelerine hem de Türkiye’ye yoğun çaba harcamaları çağrısında bulunuluyor. Avrupa Parlamentosu ayrıca üye devletlere bu konuya ayrılan kaynakları artırmaları çağrısında bulunuyor.
AB istatistiklerine göre, 2023 yılında Türkiye’den Schengen vizesi için 1 milyon 55 bin başvuru yapıldı ve bunların 867 bini onaylandı. Onaylanan vizelerin 612 bini çok girişli vize olarak verildi. Ret oranı ise yüzde 16,1 olarak gerçekleşti. Bir AB yetkilisi, geçen yıl vizeyle yasal olarak giriş yaptıktan sonra iltica başvurusunda bulunan 103 bin Türk vatandaşının tespit edildiğini açıkladı. Aynı yetkili, vizeyle Avrupa’ya girip geri dönmeyen Türk vatandaşlarının sayısında da önemli bir artış olduğunu belirtti.
Bazı Avrupa ülkelerinin Türk vatandaşlarına vize vermeyi durdurduğu yönündeki kamuoyu iddialarına karşılık, AB Türkiye Delegasyonu 2 Mayıs tarihli açıklamasında bu iddiaları yalanladı. Açıklamada, konsoloslukların salgın öncesi döneme kıyasla daha fazla başvuru işlediği belirtildi. Türkiye’nin vize muafiyeti elde edebilmesi için hala yerine getirmesi gereken altı kriter bulunuyor. Bu kriterler arasında terörle mücadele yasasında reform, Europol ile işbirliği anlaşması, yolsuzlukla mücadele taahhütleri, kişisel verilerin korunmasına ilişkin yasal düzenlemeler, AB ülkeleriyle suçla mücadele işbirliği ve geri kabul anlaşmasının tüm yönleriyle uygulanması yer alıyor.