Küresel piyasalarda ABD Merkez Bankası’nın faiz indirimine yönelik beklentiler yeniden güç kazanırken, değerli metallerde dikkat çekici hareketlilik yaşanıyor. Bu atmosferde en güçlü çıkışı yapan ise altın değil, gümüş oldu. Bugünkü işlemlerde ons gümüş fiyatı 54,20 doları test ederek 17 Ekim’de görülen 54,48 dolarlık zirveye bir adım daha yaklaştı.
Değerli metaller, dolar endeksindeki düşüş ve merkez bankalarının daha gevşek para politikalarına yönelmesiyle güçlü bir yıl geçiriyor. Ancak en parlak tablo gümüşte.
Gümüş, 2025’te %86,95 prim yaparak değerli metaller arasında zirveye oturdu.
Altın ise aynı dönemde %59,40 getiri ile gümüşün gerisinde kaldı.
Bu performans, yatırımcıların yönünü giderek gümüşe çevirmesine neden oldu.
Gümüş, yalnızca bir yatırım aracı değil; aynı zamanda modern teknolojinin vazgeçilmez bir bileşeni.
Özellikle Çin başta olmak üzere güneş paneli ve elektrikli araç üretimindeki artış, gümüşte ciddi bir talep patlamasına yol açıyor. Dünyanın en iyi elektrik iletkeni olan bu değerli metal; cep telefonları, çip üretimi ve yapay zekâ için kullanılan işlemcilerde de yoğun şekilde kullanılıyor.
Bu artan talep, piyasada arz açığı yaratırken fiyatlarda yükselişin ana katalizörü haline geldi.
Uluslararası kurumlar da gümüşteki yükseliş potansiyeline dikkat çekiyor. Bank of America’nın geçen ay yayınladığı analizde, “gümüşün ons fiyatının 2026’da ortalama 56,25 dolar olabileceği ve yıl içinde 65 dolara kadar çıkabileceği” öngörüsü yer aldı.
Analistler,
“Zayıf dolar, endüstriyel talep ve arz açığı üçgeni; gümüşün yükselmesine sebep oldu. Bu tema, 2026 yılına da taşınıyor gibi görünüyor. Yapay zekâ sektörünün büyümesi ve büyüyen yeşil enerji sektörü, yeni talep kaynağı oldu. Arz ise şimdiye kadar bu talebi karşılayacak kadar artmadı ve Londra gibi büyük piyasalardan bile kıtlıklar bildirildi” değerlendirmesinde bulunuyor.
Analistlere göre tablo gelecek yıllarda da değişmeyecek.
2024 yılında dünya genelinde gümüş talebi 50 milyon ton artışla 689 milyon tona çıkarken, benzer artışın bu yıl da sürdüğü belirtiliyor.
Ayrıca, “Geçen yıl gümüşteki arz açığı ise yaklaşık 500 milyon ons seviyesinde gerçekleşti. Talebin büyük kısmı güneş paneli sektöründen geliyor. Bu yıl 600 GW civarında bulunan küresel GES kurulu gücünün 2030 yılında 1000 GW kapasiteye ulaşabileceği aktarılıyor. Bu beklentiler, gümüş talebinin gelecek yıllarda da artabileceğine işaret ediyor” ifadeleri dikkat çekiyor.
Gümüş, hem yatırımcıların hem de teknoloji odaklı endüstrilerin gözdesi haline gelirken, fiyatlardaki güçlü ivme uzmanlara göre henüz tamamlanmış değil. Faiz indirim beklentileri, zayıf dolar ve yeşil enerji dönüşümü birleştiğinde, gümüşün altını geride bırakan yükselişinin 2026’ya kadar sürmesi bekleniyor.
Kısacası; altına değil gümüşe yatırım yapanlar şimdiden köşeyi dönmüş durumda ve mevcut göstergeler bu trendin devam edeceğine işaret ediyor.
*Bu içerik yalnızca haber niteliği taşımaktadır. Burada yer alan değerlendirmeler, piyasa yorumları ve uzman görüşleri kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir. Finansal kararlar kişisel risk tercihleri dikkate alınarak, profesyonel bir danışmandan destek alınarak verilmelidir.
