Güllük Körfezi Koruma Platformu ve MUÇEP (Muğla Çevre Platformu) Milas Meclisi sözcüsü Neşe Tuncer “Güllük’ü herkesin hayali olan “Ege’de bir balıkçı kasabası” olmaktan ebediyen çıkaracak, geçim ve yaşam haklarımızı ihlal eden, denizlerin akciğeri posidonia çayırlarını yok edecek ve denizle bağımızı koparacak bu yıkım projesini istemediğimizi hep birlikte bir kez daha göstereceğiz. Çünkü Bu bir yat limanı değil, bir çökme/dayatma projesi ve her şeyden önce bir taş ocağı işletme projesi. Bu projeye mutlaka dur demek gerekiyor.” diye konuştu.
Muğla’nın Milas ilçesine bağlı tarihi balıkçı kasabası Güllük’te balıkçıların bulunduğu alana Güllük Yat Limanı yapılmak istenmesi Güllüklüleri ve doğa severleri isyan ettirdi. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilen ÇED Olumlu raporuna Muğla İdare Mahkemesi’nde iptal davası açan Güllüklüler yarın yapılacak bilirkişi keşfi öncesinde basın açıklaması yaparak cennet Güllük’ün rant amaçlı yok edilmesine tepki gösterdi.
Güllük Körfezi Koruma Platformu ve MUÇEP (Muğla Çevre Platformu) Milas Meclisi sözcüsü Neşe Tuncer, ICC Güllük Marina İşletmeciliği A.Ş. tarafından, 260 yat bağlama kapasitesine sahip “Güllük Yat Limanı” projesine 27 Aralık 2024 tarihinde de ÇŞİD Bakanlığı tarafından ÇED olumlu kararı verildiğini ve Muğla Çevre Platformu ile birlikte Güllük’te yaşayan vatandaşları ile Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Milas Belediyesi’de Güllük Yat Limanı ÇED olumlu kararına karşı dava açtıklarını belirterek
“1981 yılında işletmeye alınan Güllük İskelesi, 2006 yılına kadar, bölgeden çıkarılan feldspat madeni ihraç eden firmalara yükleme-boşaltma, pilotaj, tartı, atık ve tatlı su satışı hizmetleri vermiştir. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) tarafından Yat Limanına dönüştürülmesine ilişkin olarak Muğla İli, Milas İlçesi, Güllük Beldesi, Güllük Yat Limanı 1/5.000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliği ile 1/1.000 Ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliği; Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 27.01.2014 tarih ve 2014/2 sayılı kararı ile onaylanmış ve 30.01.2014 tarih ve 28898 sayılı Resmi Gazete ‘de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Proje Alanına ait 23.10.1996 tarihli tapuda alanın parsel numarası 618 ve alanı 5.975 m²’dir. 27.08.2020 tarihli tapu kaydında ise tapu alanının ada/parsel numarası 301/1 ve alanı 6.062,43 m²’dir. Planlanan Güllük Yat Limanı projesi ile ilgili olarak 136.904,05 m2’lik (12.961,95 m2 kara alanı + 123.942,10 m2 deniz alanı) deniz ve kara alanı için 15.06.2015 tarihinde Milli Emlak ve TDİ arasında 49 yıllığına Kullanma İzni Sözleşmesi imzalanmıştır. 20.10.2020 tarihinde ise Kullanma İzni Sözleşmesi tadilatı gerçekleştirilmiştir” ifadelerini kullandı.
Tuncer açıklamasının devamında ise “Kullanma İzni Tadilat Sözleşmesinde; “49 yıllık kullanma izni süresi, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ile İşletici arasında Yat limanına ilişkin İşletme Hakkı sözleşmesinin imzalandığı tarih itibari ile başlayacaktır.” ibaresi bulunmaktadır. Planlanan proje kapsamında mevcut durumda bulunan iskele sökülerek kaldırılacak olup 4.234 m² taş dolgu alanı ise korunacaktır. Sökülecek yapıların yerine; 325 m Ana Dalgakıran, 156 m Tali Dalgakıran, toplam 967 m Yüzer İskele (4 Yüzer İskele, Ana Yüzer İskele ve Kıyıya Paralel Yüzer İskele), 120 m Sahil Güvenlik İskelesi, toplam 4.357 m² Rıhtım (Rıhtım 1 ve Rıhtım 2) inşa edilmesi planlanmaktadır. Planlanan iskelelerin denize olan uzantısının bitim noktasında deniz 14 m, dalgakıranların denize olan bitim noktasında ise deniz 17m derinliktedir. Karada ise 4.234 m2’lik alan üzerinde cafe, restoran, yat klubü, yatçı depoları, market, duş+tuvalet+çamaşırhane gibi birimler planlanmış. Ayrıca dalgakıran, yüzer iskele ve 4.357 m² yüzölçümlü yüzer platformlar üzerinde ihtiyaç duyulması halinde taşıma gücüne göre, teknik altyapı tesisleri, sökülüp takılabilir üniteler, oturma mekanları vb. fonksiyonlar yer alabileceğü belirtiliyor. Proje yatırım üç çıpalı yat limanı olarak planlanmış. TDİ’ye ait olan 301 ada,1 parsel (eski 618 parsel) No’lu parselin 2.320 m2’lik kısmı 11.05.2002 tarihinden itibaren Güllük Belediyesi’ne kiraya verilmiş olup, en son Milas Belediyesi tarafından çay bahçesi olarak işletilmekteydi” diye konuştu.
Tuncer Güllük balıkçı kasabasını cehenneme çevirecek proje ile ilgili ıolarak proje sakıncalarını şu şekilde sıraladı.
***Balıkçılar tarafından kullanılan tekne bağlama alanının balıkçılar tarafından kullanılmasına ilişkin, Hazine ve Maliye Bakanlığının onayı çerçevesinde Güllük Su Ürünleri Kooperatifi ile 05.10.2006 tarihinde yapılan 10 yıllık kiralama sözleşmesinin süresi sona ermiş olup, Bakanlık tarafından halihazırda yeni bir kiralama yapılmamıştır.
*** Bir balıkçı kasabası olan Güllük’te balıkçıların elinden balıkçı barınağının alınması bu sektörü işlevsizleştirmeye ve Güllük’ü mutenalaştırmaya yönelik bir dayatmadır. Bu konuda yapılan girişimler ise vatandaşlarla balıkçıları karşı karşıya getirmesi muhtemel olan girişimlerdir. Ayrıca projenin yapılması planlanan bölgede halen işletmede bulunan 1 yükleme limanı, kapasitesi yarı yarıya boş 2 adet marina ve planlanan 1 yükleme limanı ve 3 marina daha vardır. Hazırlanan ÇED raporu tüm bu kıyı yapılarını kümülatif olarak değerlendirmemiştir. Projedeki dalgakıranlar taş dolgu olarak yapılacak.
***Ortalama 15 mt derinlik olan bir yerde yüzbinlerce ton taş denize dökülecek. Bu taşlar ise 25 km ötedeki bir taş ocağından saatte 12 kamyon marifetiyle getirilecek. Bu kamyonlar 46 tonluk tır ve 26 tonluk kamyon olarak belirtilmiş ÇED raporunda. Güllük’e girdikten sonra zaten 2 arabanın zor geçtiği Adnan Menderes caddesinden deniz kenarına inecekleri belirtilmiş. Trafik değerlendirme raporu yol kenarına park edilmezse sorun olmayacağını söylüyor. Ama Güllük’ün yolları bu şekilde bir geçişe uygun değil ayrıca sahil yolu daha yeni mermer yapıldı.
***En önemli konulardan biri de, jeolojik değerlendirme. ÇED raporundaki İmar Planına Esas Jeolojik ve Jeoteknik Etüt Raporu’na göre, Güllük 301 ada, 1 parseli (eski 618 parsel) kapsayan inceleme alanında yapılan morfolojik, jeolojik-yapısal özellikler, jeofizik, hidrojeolojik, jeoteknik özellikler (taşıma, sıvılaşma, oturma vb.), zeminlerin mühendislik özellikleri, dinamik özellikler ve doğal afet tehlikesi esas alınarak inceleme alanı yerleşime uygunluk açısından; Önlem Alınabilecek Nitelikte Şişme, Oturma vb. Açıdan Sorunlu Alanlar (ÖA-4)) olarak değerlendirilmiştir. Raporu hazırlayan uzmanlar şu yorumu yapmışlardır: Sıkışabilir zemin tabakasının ortasında meydana gelecek olan efektif basınç artışlarına bağlı olarak oluşacak toplam oturma miktarları değerleri kabul edilebilir oturma sınırlarını aşmakta olup, düşük taşıma gücü değerleri elde edilmiştir.
***Bu bir yat limanı değil, bir çökme/dayatma projesi ve herşeyden önce bir taş ocağı işletme projesi. Bu projeye mutlaka dur demek gerekiyor. Ondan sonra da modern bir balıkçı barınağı, belediyenin işleteceği güzel tesisler, çocukların ve yaşlıların sosyalleşebileceği temiz, ulaşımı kolay parklar/ mekanlar, kapalı pazar yeri, çökmeyen yollar, kreş ve anaokulu, kütüphanemizin onarılması, gençlere ve çocuklara denizle buluşturmak için optimist, kano, yelken imkanları/ kursları, cankurtaranlık kursları (böylece gençler yazın hem çalışmış hem de deniz tatili yapmış olurlar, sitelerde oturanlar da daha güvenli bir deneyim yaşarlar. Biz kıyılar beton olmasın, GÜLLÜK CENNET KALSIN istiyoruz.
Güllüklüler ve Muğlalılar balıkçı kasabasını cehenneme çevirecek yat limanı projesi için defalarca eylem yapmışlardı.
Yarın sabah saat 10.00’de yapılacak ÇED Raporu İptal Davası bilirkişi incelemesi sırasındada Muğla Çevre Platformu ve Güllüklülerin eylem ve basın açıklaması yapacağı öğrenildi.
