Helen, tatilinin ilk gecesinde karnında ağrıyla uyandı. Tuvalete gidince “itme hissi” yaşadı ve kısa süre sonra bebeğini doğurdu. Şaşkınlıkla bebeğini kucağına aldı.
3.7 kg ağırlığındaki bebeğe Olivia adı verildi. Helen, hamileliği boyunca hiçbir belirti hissetmediğini, düzenli spor yaptığını, aynı kıyafetleri giydiğini ve hatta adet gördüğünü söyledi. Daha önce yaşadığı düşükler nedeniyle menopoza girdiğini düşünüyormuş.
Bebeğin ağlama sesini duyan Michael, önce başka bir odadan geldiğini sandı, ancak sesin kendi banyolarından geldiğini fark edince hemen 112’yi aradı. Ambulans ve itfaiye kısa sürede olay yerine geldi ve anneyle bebeği Mount Sinai Hastanesi’ne götürdüler. Michael, “Hastanede hamilelikle ilgili birçok soru sordular, ama hiçbirine cevap veremedim. Sadece ‘Bilmiyorum’ diyebildim,” dedi.
Olivia’nın hiçbir resmi belgesi olmadığı için aile Kanada’dan ayrılamadı. Doğumun otel odasında mı yoksa hastanede mi gerçekleştiği konusunda resmi bir karışıklık yaşandı. Doktor ve sağlık ekiplerinden imzalı beyanlar alındı. Doğum belgesi ve pasaport işlemleri tamamlanana kadar tatilleri uzadı ve bu durum aileye yaklaşık 12 bin dolara mal oldu.
Helen, “Başlarda çok stresliydi ama sonunda çok özel bir tatil oldu. Hamile olduğunuzu bilmeden bebek sahibi olmak bambaşka bir deneyim. Birkaç gün içinde Olivia sanki hep hayatımızdaymış gibi hissettirdi,” diyerek yaşadığı duygu yoğunluğunu dile getirdi.
