Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’de medyanın geçmişe göre daha özgür olduğunu savundu. Sokak röportajlarını eleştiren Erdoğan, özgür, sorumlu ve milli bir basının, doğru bilgilendirmenin ve milli iradenin önemli destekçisi olduğunu belirtti. Bu tür toplantıları yalnızca ödül töreni olarak görmediklerini, yalan ve dezenformasyonun yaygınlaştığı bir dönemde hakikate bağlı medya mensuplarıyla bir araya gelme fırsatı olarak değerlendirdiklerini ifade etti.
Yarım asırlık siyasi hayatında Türkiye’nin her köşesini gezdiğini ve toplumun tüm kesimleriyle buluştuğunu söyleyen Erdoğan, Ankara ve İstanbul dışında zor şartlar altında çalışan basın emekçilerinin olduğunu ve onların hak ve adaletin neferi olarak gördüğünü vurguladı. Yerel medyanın “yerel derebeyleri” ile mücadele etmek zorunda kaldığını da ekledi.
Erdoğan, Anadolu medyasının önemine değinerek, bu medyanın Anadolu topraklarının ayrılmaz bir parçası ve Anadolu’nun vicdanını temsil ettiğini dile getirdi. Yazılı ve görsel medyanın kılcal damarlarındaki bu yayın organlarının, halka ve halkın gündemine daha yakın olduklarını belirtti. Anadolu medyasının varlığını sürdürmesinin kendileri için önemli bir konu olduğunu söyledi.
Son olarak, eline mikrofon ve kamera alan herkesin kendini gazeteci sandığını iddia eden Erdoğan, sokak röportajları adı altında sokaklarda “terör estirildiğini” ve mikrofonu kapatanların halka hakaret etme cüretini gösterdiğini öne sürdü.