Fransız basınında yer alan haberelere göre; CGT, CFDT ve Sud sendikaları tarafından alınan grev kararı, Fransa Kültür Bakanı Rachida Dati’ye de resmi olarak bildirildi. Sendikalar, Louvre ziyaretinin artık “sanat ve kültürle buluşma” yerine “gerçek bir engel parkuruna” dönüştüğünü savundu. Gerekçe olarak müzenin yetersiz kaynaklara sahip olması ve giderek ağırlaşan çalışma koşulları gösterildi.
19 Ekim 2025’te müzede meydana gelen gündüz vakti soygun, krizin fitilini ateşleyen başlıca etken oldu. Hırsızlar, sekiz dakikadan kısa sürede yaklaşık 88 milyon euro değerindeki mücevherleri çaldı. Olayda yük asansörü ve pencere kullanılarak içeri girildi, kasalar özel aletlerle kesildi ve motosikletlerle kaçış gerçekleşti. Müze direktörü, soygunu “güvenlikte korkunç bir başarısızlık” olarak niteledi.
Çalınan değerli eserler arasında, Napolyon’un İmparatoriçe Marie-Louise’e hediye ettiği elmas-zümrüt kolye ve İmparatoriçe Eugenie’nin inci ve elmas tacı da yer alıyor. Bu olay, güvenlik önlemlerinde uzun süredir süregelen zafiyetleri gözler önüne serdi.
Müze binalarının tarihi ve devasa yapıları ise bakımsızlık nedeniyle risk oluşturmaya başladı. 26 Kasım’da meydana gelen su sızıntısı, Mısır antikaları üzerine uzmanlaşmış kütüphanede bulunan yüzlerce yayına zarar verdi. Zarar gören eserler arasında 19. ve 20. yüzyıla ait revüler ve belgeler de bulunuyor. Sızıntının, değiştirilmesi planlanan su borularından birindeki vana açılınca başladığı açıklandı.
Bina altyapısındaki sorunlar bununla sınırlı değil. Geçtiğimiz ay zemin kirişlerinde yaşanan zayıflama nedeniyle bazı çalışan ofisleri ve bir sergi salonu geçici olarak kapatıldı. Sendikalar, bu gibi yapısal eksikliklerin ziyaretçi deneyimini doğrudan etkilediğini ve sergilerin kapanmasına neden olduğunu ifade etti.
