Pıhtılaşma, vücutta meydana gelen kesik ve yaralanmalarda, damarlardan kan akışını engelleyen bir süreçtir. Pıhtılaşma olmazsa; meydana gelecek kanama durdurulamaz ve ölümle sonuçlanır.
Tabii genetik ya da bazı hastalıklar nedeniyle yoğun pıhtılaşma da ciddi riskleri beraberinde getirir…
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Fatih Mehmet Uçar, pıhtılaşmanın nedenlerini, risklerini, işaretlerini, bu riskten korunma ve tedavi yollarını şöyle açıkladı:
Prof. Dr. Fatih Mehmet Uçar
Kalp ve beyinde hasara yol açar
Pıhtılaşma yalnızca toplardamarlarda değil; atardamarlarda (kanı kalpten uzaklaştıran kan damarları) ve kalpte de görülebilir.
Büyük pıhtılar, önemli damarlarda, örneğin şah damarında bulunabilir. Bu pıhtılar beyne ulaştığında felç riskini artırır. Böbrek, kalp gibi farklı organlara ulaştığında da bu bölgelerde ciddi hasara ve fonksiyon kaybına yol açabilir.
Atardamar veya kalpte oluşan pıhtılar, organ yetmezliğine ve hatta uzuv kaybına kadar varabilecek ağır komplikasyonlara neden olabilir.
İşte tedavi yolları
Pıhtı tanısı konulan hastalarda ilk yapılması gereken, kan sulandırıcı ilaçlarla tedaviye başlamaktır. Amaç, pıhtının zamanla dağılmasını sağlamaktır. Ancak bazı durumlarda pıhtı yalnızca bulunduğu bölgede kalmaz; özellikle bacakta oluşan pıhtılar, akciğerlere kadar ilerleyebilir. Bu gibi durumlarda pıhtıyı doğrudan ortadan kaldıran fakat kanama riskini artıran daha güçlü ilaç formlarına geçilmesi gerekebilir. Tedavi süreci mutlaka uzman doktor tarafından yönetilmeli ve olası riskler dikkatle değerlendirilmelidir.
Doğal ilaçları var ama…
Pıhtılaşmaya iyi gelen pek çok besin var. Sarımsak, günde 1-2 diş çiğ ya da yemeklere katılarak tüketilebilir. Omega-3 açısından zengin somon ve uskumru gibi yağlı balıkların haftada 2-3 kez tüketilmesi önerilir; ayrıca keten tohumu ve ceviz gibi bitkisel kaynaklar da destekleyici olabilir.
Zerdeçal ve zencefil, yemeklerde veya çay olarak günlük olarak alınabilir; zerdeçalın emilimi karabiberle artırılabilir. C vitamini ise mevsim meyveleri ve sebzelerle kolayca karşılanabilir. E vitamini, badem ve fındık gibi kuruyemişlerde bulunur ancak fazlası kanama riskini artırabilir. Zeytin ve zeytinyağı da günlük beslenmede tercih edilmelidir.
Elma ve üzüm gibi meyveler ise antioksidan etkileriyle destek sağlar. Bu besinler kanın akışkanlığını artırarak damar sağlığını destekler, ancak özellikle bacakta oluşan derin toplardamar pıhtılarında etkileri sınırlı kalabilir. Sağlıklı beslenme önemli olmakla birlikte, gıdalar pıhtı oluşumunu önlemede tek başına yeterli değildir. Çünkü asıl risk faktörü hareketsiz yaşam tarzıdır. Ayrıca pıhtı önleyici ilaç kullananların kan sulandırıcı besinleri düzenli tüketmeden önce mutlaka doktora danışmaları gerekir.
Vücuttaki görevleri
Vücudumuzda kanamayı durdurmak için trombosit adı verilen hücreler bulunur. Bu hücreler, kan kaybını önlemek amacıyla pıhtılaşma sürecini başlatır. Örneğin, vücudun dış yüzeyindeki bir kesikte veya herhangi bir dokuda kanama olduğunda, trombositler hemen devreye girer. Kanama bölgesine ulaşarak orada kümelenir ve pıhtı oluşturur. Buna ek olarak, fibrin adı verilen ipliksi yapılar da pıhtının sağlamlaşmasına destek sağlar. Bu sayede kanama durur ve doku zarar görmez.
Pıhtılaşma yalnızca cilt yüzeyindeki kesiklerde değil, aynı zamanda vücut içindeki doku veya organlarda meydana gelen kanamalarda da gerçekleşir. Normal şartlarda trombositler ve fibrin ağı birlikte çalışarak kanamayı durdurur.
En etkili korunma yolları
Pıhtılaşmaya karşı etkili bir korunma için düzenli kardiyolojik kontroller, trigliserit, kolestrol değerlerinin normal seviyede olması, hipertansiyon ve diyabetin kontrol altında tutulması çok önemli…
Bu soruna karşı yaşam tarzı değişiklikleri de büyük önem taşır. Sağlıklı beslenmek, gün içinde yeterince su içmek, uzun süre ayakta kalmamak, uzun süre oturmaktan-yatmaktan kaçınmak, fazla kilolardan kurtulmak ve düzenli egzersiz yapmak pıhtılaşma riskini azaltır.
Uzun yolculuklar veya oturarak çalışılan işler gibi durumlarda, aralıklarla hareket etmek ve basit egzersizler yapmak önerilir. Özellikle uçak ya da otobüs yolculuklarında, bacakları belirli aralıklarla hareket ettirmek faydalı olur.
ASPİRİN UYARISI
Önlem amaçlı gelişi güzel Aspirin kullanmak ciddi kanamalara neden olabilir. Dolayısıyla doktora danışılmadan kullanılmaması gerekir.
Bu besinleri doktor önerisiyle tüketin
Kilo almaktan kaçınmak ve özellikle yüksek kalorili beslenmeden uzak durmak, pıhtılaşma riskini azaltmada önemli bir rol oynar. Bununla birlikte, yeşil yapraklı sebzeler yüksek oranda K vitamini içerdiğinden, pıhtılaşmayı artırabilir. Özellikle kan sulandırıcı ilaçlar kullananlar, kalp kapağı ameliyatı geçirmiş ya da ritim bozukluğu olanlar ıspanak, marul, maydanoz ve nar gibi K vitamini açısından zengin gıdaları sınırlı miktarda ve doktor tavsiyesine uyarak tüketmelidir.
KİMLER RİSK ALTINDA?
– Bazı genetik hastalıklar, pıhtılaşmaya yol açabilir. Bu kişilerin düzenli doktor kontrolünde olması önemlidir.
– Uzun süren ortopedik ameliyatlar sonrasında yaşanan hareketsizlik, toplardamarlardaki kan akımını yavaşlatarak pıhtı hücrelerinin kümelenmesine neden olur.
– Pıhtılaşma riski hareketsiz yaşam süren kişilerde ve yaşlılarda yüksektir.
– Enfeksiyonlar, özellikle Covid-19 gibi bazı viral hastalıklar da pıhtılaşma sürecini tetikleyebilir.
– Gebelik dönemi, hormonal ve fizyolojik değişimlere bağlı olarak pıhtılaşma riskinin arttığı bir diğer önemli dönemdir.
– Kanser hastalarında ise hem hastalığın kendisi hem de bazı tedavi yöntemleri pıhtı oluşumuna zemin hazırlar.
– Kalp yetmezliği ve bazı ritim bozukluklarında da pıhtı oluşumu sık görülür.
– Obezite, özellikle hareketsiz bir yaşam tarzı ile birleştiğinde, pıhtılaşmayı artıran önemli bir risk faktörüdür.
– Varislerin tek başına pıhtı oluşturduğu kesin olarak söylenemez. Ancak çok ayakta duran ya da kilolu kişilerde varis derin toplardamarları etkileyerek dolaylı yoldan pıhtı riskini artırabilir.
– Sigara içmek, hormon replasman tedavisi de pıhtılaşma nedenleridir.
Nasıl anlaşılır?
Kan pıhtılaşmasının belirtileri pıhtının konumuna veya şiddetine göre değişir. En yaygın görülen işaretleri, bacak ağrısı, bacaklarda ya da kollarda şişlik, göğüs ağrısı ve nefes darlığıdır.
Bacaklarda oluşursa akciğerlere kadar ilerleyebilir
Bacak damarlarında, özellikle derin toplardamarlarda (kalbe kan taşıyan damarlar) pıhtı oluşması ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Bu pıhtılar, kan akışını yavaşlatarak bacakta şişlik, ağrı ve ödem oluşmasına neden olur.
Daha da tehlikelisi, oluşan pıhtı parçaları koparak akciğerlere kadar ilerleyebilir.