Diyarbakır’ın merkez Kayapınar İlçesindeki Ekin parkı içinde yer alan yapının kayyum tarafından TÜGVA’ya devredilmesine karşı belediye meclisi bu protokolü feshetti. TÜGVA İdare Mahkemesine bu taşınmazın iadesi için dava açtı. Mahkeme, işlemin usulsüz yapıldığı gerekçesiyle belediyeyi haklı buldu ve TÜGVA’nın açtığı davanın reddine karar verdi. 10 gün içinde tahliye edilmesi beklenen taşınmazlarla ilgili vakıf bu kez başka bir İdare Mahkemesine başvurup yürütmenin durdurulmasını istedi. Mahkeme, “TÜGVA’ya verilmesi mevzuata göre hukuksuzdur” demesine rağmen 1. İdare Mahkemesi yürütmenin durdurulması kararı verdi. Taşınmazı TÜGVA’ya devreden kaymakam Mustafa Kılıç, deprem yardımlarını zimmetine geçirip nitelikli dolandırıcılık yaptığı için 50 yıl 10 ay hapis ve 408 bin lirada para cezasıyla cezalandırılarak hükmen tutukluluk halinin devamına karar verilmişti.
Kayapınar İlçesi eski kaymakamı ve aynı zamanda belediyeye kayyum olarak atanan Mustafa Kılıç, Ekin Park içindeki kafe, büfe ve diğer taşınmazları 8 yıl önce Türkiye Gençlik Vakfı’na (TÜGVA) 25 yıllığına devretti. 31 Mart 2024 mahalli idareler seçimlerinden sonra belediye DEM Partiye geçince belediye meclisi 4 Haziran 2024 tarihinde toplandı. Alınan kararla TÜGVA’nın kullanımına tahsis edilen taşınmazın hukuka aykırı biçimde kamu zararına sebep olacak nitelikte olması nedeniyle yapılan protokol feshedildi. Belediye meclisi, hizmet faaliyetlerinin yerine getirilmesini ortadan kaldıran bu protokolün iptalini kararlaştırınca TÜGVA Diyarbakır 2. İdare Mahkemesine belediye meclisinin aldığı kararın iptali istemiyle dava açtı.
Mahkeme, belediyelerin kendilerine ait taşınmazları asli görev ve hizmetlerinde kullanılmak üzere bedelli veya bedelsiz tahsis edebileceğini, yapılacak tahsis işlemlerinin ise ancak mahalli idareler ile kamu kurum ve kuruluşlarına yapılabileceğine dair açık hüküm dikkate alındığında, dava konusu taşınmazların devri yapılan TÜGVA’nın bu kapsamda olmadığına dikkat çekti. Mahkeme, 5393 sayılı belediye kanununun 75. Maddesindeki sınırlamalara aykırı olarak taşınmazların TÜGVA’ya tahsis edilmesiyle ilgili protokolün feshi işleminde hukuka aykırılık bulunmadığını belirtti.
Mahkeme TÜGVA’nın açtığı davanın oy birliğiyle reddine karar verdi. Bu karar üzerine Kayapınar Kaymakamlığı da bahse konu taşınmazın, 10 gün içinde tahliye edilerek belediyeye devrini kararlaştırıp TÜGVA’ya tebligat gönderdi. 2. İdare Mahkemesi kararına karşı TÜGVA’nın bu kez 1. İdare Mahkemesine başvurup yürütmenin durdurulmasını istedi. Talep, 2. İdare Mahkemesinin “Belediye Meclis kararı hukuka uygundur” kararına rağmen oy birliğiyle kabul edildi.
Belediye’ye ait taşınmazı TÜGVA’nın kullanımına tahsis eden Kayapınar eski kaymakamı ve kayyumu olan Mustafa Kılıç ise halen dolandırıcılık suçundan tutuklu yargılanıyor. 2022 yılında Adana’nın Yüreğir İlçesine kaymakam olarak atanan Kılıç, bazı firmaları arayarak açacakları ihalelere teklif vermelerini istedi. Daha sonra bu firmaların bazılarını arayarak, “İhale sizde kaldı. Malzemeleri sizden alacağız. Size bir iban numarası vereceğiz. Bu ibana para yatıracaksınız” dedi. Bu firmalar Kaymakam Kılıç’ın talimatları doğrultusunda verilen iban numarasına talep edilen miktarda parayı yatırdı. Kaymakam Mustafa Kılıç, daha sonra Niğde Vali Yardımcılığına atandı. Para yatıran firmalar ihale olmadığını öğrenince şikâyetçi oldu. İçişleri Bakanlığı olayı soruşturmak üzere iki müfettiş görevlendirdi. Müfettişler olayı çok yönlü soruşturdu. Kaymakam Kılıç önce müfettişlerin talebiyle açığa alındı, ardından gözaltına alınıp tutuklandı. Halen Sakarya 3 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunan ve depremzede aileler için alım yapılacağı iddiasıyla firmaları 50 milyon lira dolandırdığı için Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan Mustafa Kılıç, ile kendisini Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın danışmanı olarak tanıtan Özgür Akgül ile tutuksuz Paşa Yaşar’ın “kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık” suçundan 50 yıl 10 ay hapisle cezalandırılmıştı.
Mustafa Kılıç son duruşmada boğazı düğümlenerek ağlamaklı bir şekilde tahliye talebinde bulunup, “Ben dersimi aldım. Heyet ve savcılar ile müştekilerden özür diliyorum. Özürlü kızım var, eşim çalışmıyor, perişanlar. Annem-babam 80 yaşlarında onlar da bakamıyor. En azından evimde başlarında kalayım, bir baba hassasiyeti ile düşünün” diyerek tahliyesini istedi. Mahkeme başkanı sanıklara, mağdurların zararını giderip gidermediklerini sordu. Sanık Mustafa Kılıç,”Çalışma yaptım. Avukatıma talimat verdim. 22 milyon liraya yakın alacağım var. Dışarıda olsaydım alacaklarımı alır zararı öderdim” dedi.
Mustafa Kılıç, Diyarbakır’ın merkez Kayapınar İlçesinde kaymakamlık ve aynı zamanda belediyede kayyum olarak görev yaparken de benzer iddialar nedeniyle İçişleri Bakanlığı kararıyla 2017 yılında apar topar bu görevinden alınarak Mersin’in Yenişehir ilçesine atanmıştı. Kayapınar Belediyesi’ne kayyum olarak atanan Mustafa Kılıç, burada 390 kişinin iş akdini yakınları PKK’nın dağ kadrosunda oldukları gerekçesiyle feshettiklerini açıklamıştı. Kaymakam Kılıç, “Belediyeye ait eğitim destek evlerinde Marksizim, Zerdüştlük ve cinsel içerikli eğitimler verildiğini tespit ettik. Belediye bünyesinde yakınları dağda olan 390 kişiyi belirleyip iş akitlerini feshettik. Belediyemizin her birimine sızmışlar. Sözde değer ailesi dedikleri teröristlerin yakınları olduklarını belirleyip işlerine son verdik” demişti. Kayyum görevine başlayan Mustafa Kılıç hakkında, makam odasında eşi tarafından başta bir kadınla basıldığı iddiası ve belediyedeki bazı ihale ve doğrudan teminlerde usulsüzlük yapıldığı, şeffaf ihale yapılmadığı iddiaları üzerine yine İçişleri Bakanlığınca idari soruşturma başlatılmıştı. Yolsuzluk ve usulsüzlük iddiaları üzerine Mustafa Kılıç, Mersin Yenişehir’e atanmıştı.