Beslenme uzmanı Dr. Manuel Viso, aşırı kısıtlamalardan kaçınarak dengeli bir düzen kurmak isteyenler için basit ve gerçekçi bir çözüm sunuyor: 70-25-5 Diyeti. Bu formül, her öğünde besin, enerji ve keyfi birleştirmeyi amaçlayan üç bölmeli bir tabak düzenlemesi öneriyor.
Diyetin büyük çoğunluğunu oluşturan bu kısım; meyveler, sebzeler, baklagiller, kuruyemişler ve sızma zeytinyağı gibi lif, vitamin ve sağlıklı yağlar açısından zengin besinlere dayanıyor. Bu temel, sindirimi iyileştiriyor, bağışıklığı güçlendiriyor ve gün boyu sürekli enerji sağlıyor.
Beslenme uzmanı Federico Bonansea’ya göre, özellikle doğru seçilmiş meyveler, sadece sağlık için değil, aynı zamanda dinlenme ve uyku kalitesi için de önemli bir destek sağlayabilir.
Kiraz: Melatonin içeriği sayesinde uykuyu düzenler ve düşük glisemik indeksiyle kan şekerini dengeler.
Muz: Serotonin ve melatonin üretimine yardımcı olan triptofan ve B6 vitamini içerir; magnezyum ve potasyum ile sinir sistemini rahatlatır.
Kivi: Yapılan çalışmalar, yatmadan önce iki kivi yemenin uyku kalitesini artırdığını gösteriyor. İçeriğindeki serotonin, melatonin, folat ve yüksek C vitamini bu etkiyi destekler.
Tabağın dörtte birini oluşturan bu bölüm; süt ürünleri, balık, yumurta, et ve tam tahılları içerir. Dr. Viso, bu kısmın yüksek kaliteli protein, kalsiyum, demir ve günlük enerji ihtiyacını sağladığını belirtiyor.
70-25-5 formülünün en keyifli kısmı olan son %5, yemek yeme deneyimini zevke dönüştüren küçük hoşgörülere ayrılmış durumda: çikolata, dondurma, kurabiye veya en sevilen atıştırmalıklar.
Diyetisyen Lidia García, bu küçük kaçamakların önemini vurguluyor: “Kusurlar gereklidir. Yiyecekler, besin değerinin ötesinde insanları tarihleriyle ve çevreleriyle yeniden bağlayabilir.” Bu denge, sağlıklı beslenmenin zevkten fedakarlık etmek anlamına gelmediğini hatırlatarak, motivasyonu ve yeme keyfini sürdürmeye yardımcı oluyor.
